Birini nasıl affedeceğinizi bilmek temel bir kaliteli yaşam becerisidir. Aşk hayatımızda, aile yaşantımızda, arkadaşlık ilişkilerimizde ve profesyonel ilişkilerimizde bize iyi hizmet eder. Arkadaşlıkları kurtarır ve diğer insanlara olan inancımızı tazeler. Ve kaçınılmaz olarak işleri mahvettiğimizde hayatımızdakiler bizi affedebildiğinde bundan kesinlikle faydalanırız.
Affetmek ve unutmak kulağa kolaymış gibi gelse de gerçek hayatta zordur. Aşağıda affetmenin ama unutmamanın önemli olmasının bazı nedenlerini açıkladık.
Affetmek başkalarını değil bizi mutlu eder. Birini affetmeyi reddederek, davranışlarının yarattığı tüm öfke ve acıya tutunmayı seçiyoruz. Bu öfkeye tutunmayı ve bizi yemesine izin vermeyi seçtiğimizde, bu bizi asabi, sabırsız, dikkati dağılmış ve hatta fiziksel olarak hasta edebilir. Affetmek tamamen bizimle ilgilidir, diğer kişiyle ilgili değil. Diğer insanları hak ettikleri için affetmeyiz. Bu, ne zaman affedileceğinin turnusol testi olsaydı, nadiren olurdu. Bunun yerine, bizi incitenleri affetmeyi seçiyoruz çünkü bunu yapana kadar içimizdeki yıkıcı duyguları tamamen bırakamayız. Affetmek bir adalet meselesi değildir; bu bir kalp sorunudur.
Geçmiş deneyimlerden öğrenebiliriz. Öğrenebileceklerimizi almalı, derse dikkat etmeli ve devam etmeliyiz. Bu, bizi inciten kişiyle veya onsuz devam etmek anlamına gelebilir. Durumun ortasında bile kendimiz hakkında bir şeyler öğrenebiliriz,, bizi neler agresif hale getiriyor, nerede hassasiyet gösterebiliyoruz ve değer verdiğimiz biri tarafından incinmekle nasıl başa çıkıyoruz. Bu yeni bilgiyle, gelecekteki ilişkiler ve onlarla birlikte gelecek kaçınılmaz çatışmalar için daha donanımlı hale geliriz.
Affetmek ilişkilerimizi güçlendirebilir. Tüm ilişkiler, geçmişte olanlara rağmen değil, onun sayesinde restore edilebilir, hatta derinleşebilir ve gelişebilir. Affetme eylemi, insanların sağlıklı bir ilişkiye olan bağlılığını güçlendirir. Ve gelecekte bölücü ve incitici çatışmalara izin vermeme konusunda daha kararlı hale geliyorlar.
Aynı hatanın tekrar mağduru olmaktan kendimizi koruruz. Olanlar üzerinde durmak ve düzenli olarak tekrarlamak doğru değil. Bunun yerine, bir daha olmasına izin vermemek için başımıza gelenleri hatırlamamız gerekir. Birini affetmiş olmamız, onu hayatımızda tutmayı seçeceğimiz anlamına gelmez. Bazen yapabileceğimiz en sağlıklı şey onları affetmek ve onlarsız devam etmektir. Kendimize tekrar tekrar aynı kötü muamelenin hedefi olmamıza izin vermememiz önemlidir. Bu nedenle, gelecekte daha iyi bir sonuç için kendimizi hazırlamamız için olanlardan öğrenmemiz kesinlikle çok önemlidir.
Unutmak çözmek değil, üzerini örtmektir. Affetmek yerine unutmayı seçmek yada unutmuş gibi yapmak aslında sorunu çözmek değil, sorunun üzerini örtmek, görmezden gelmektir. Sigmund Freud’un da dediği gibi, üzeri örtülen her şey tekrar yüzeye güçlenerek çıkar. Affetmek yerine unutmaya çalışmak, gerçekte içerimizde bizi mağdur eden kişiye karşı öfke ve kin biriktirmektir. Ve içimizde biriktirdiğimizi negatif duyguların karşıdakine değil bize zararı vardır.
Affetmek ilk bakışta karşıdakine fayda sağlıyor gibi görünse de gerçekte affettiğimiz zaman fayda sağlayan kişi bizizdir. Affettiğimiz zaman negatif olayın enerjisinden çıkmış olur ve yeni olasılıkları hayatımıza çekmeye başlarız. Aksi durumda ise bir yada bir kaç olay üzerinde odaklanıp kısır döngü içinde yaşamaya devam ederiz. Affetmek, bırakmak ve bizi kötü hissettiren kişi ve olaylardan kurtulmaktır.
Affetme ama unutmama becerisinde ustalaşmak çok değerlidir. Kendimize iyi bakmak, başkalarını düzenli olarak affetmeyi gerektirir. Unutma, bunu onlar için değil, bizim için yapıyoruz. Ve takıntı yapmıyoruz, ama unutmayız, böylece değerli hayat derslerini bizimle birlikte alabiliriz.
Affetmeyi kendimiz için öğrenmeliyiz..
Yorumunuz için çok teşekkür ederiz 🙏