İnsanlar ruhsal uyanış yaşadıktan sonra, ne yapmaları gerektiğini bilmek isterler. Ruhsal uyanış, kişinin sahte benliğinden kurtulup gerçek saf özüne kavuşmasıdır.
Bu süreç anlık değildir. İnsanlar belirli aşamalardan geçerek uyanış yaşarlar. Tekamül yani kendini tamamlama, gerçekleştirme süreci.
Bu yazımızda Ruhsal uyanıştan sonra neler yapmalıyız sorusuna cevap arayacağız.
Yapılması gereken şeyleri, yakın zamanda ve uzun vadede yapmamız gerekenler olarak ikiye ayırabiliriz.
Ruhsal Uyanıştan Sonra Neler Yapmalıyız
Ruhsal bir uyanıştan hemen sonra, hayatımızda nelere yer açmamız gerektiğini ve hayatımızın genel seyrini değerlendiririz.
Bazı insanlar bir kaç yıl boyunca yoğun bir karışıklık yaşayabilecekleri bir durumda uyanışı yaşarlar. Bazılarımızın yanlarında, eşlerimiz ve arkadaşlarımız olabilir.
Bazıları için ise bu süreç yalnızlık içinden kendi kendine geçer. Genellikle ilk zamanlar kafamızdaki sorulara cevap bulmak ile geçer.
Bazı insanlar bir kaç yıl boyunca yoğun bir karışıklık yaşayabilecekleri bir durumda uyanışı yaşarlar. Bazılarımızın yanlarında, eşlerimiz ve arkadaşlarımız olabilir. Bazıları için ise bu süreç yalnızlık içinden kendi kendine geçer. Genellikle ilk zamanlar kafamızdaki sorulara cevap bulmak ile geçer.
Bu dönemde ego yıkılacağı için kısa ve uzun dönem finansal dengelerimizi gözetmeliyiz. Dengemizi sağlamak için kendimize manevi bir yol haritası çizmeli ve ruhsal çalışmalar yapmalıyız.
Bazılarımız ruhsal gelişimimizde diğerlerinden çok önde olabiliriz. Uyanışın ilk yıllarında düşmeye başlayan enerjinin tekrar yoğunlaşması için aktif şekilde çalışmalar yapılmalıdır. . Uyanış genellikle hayatımızdaki bazı şeyleri yıkma eğilimindedir. Bununla birlikte hayatımızdaki tüm engelleri yok etmez. Uyanış her şeyi düzene koymaktan ziyade sistemimizi resetleyen bir süreçtir. Yeniden inşa etmeye sakince başlamalıyız.
İlk yıllarda yapılan içsel çalışmalar, kişilere olan bağımlıkları çözecek ve bizi özgürlüğe kavuşturmaya yardımcı olacaktır. İnsanların özgürlüğe doğru yürümeleri tamamen seçimdir. Birçok insan yeni bir hayat inşa etmekten dolayı mutludurlar. Bazı insanlar devam eden uyanış yerine akışa uymayı tercih eder ve ruhun daha derinliklerine inerler. Yıllar geçtikçe ruhumuzun özgürlük yada daha başka neler istediğini çözmeye başlar ve devam ederiz. Sürece teslim olmak işlerimizi kolaylaştıracaktır. Dünyadaki fiziksel yaşantımız ile manevi uyanış sürecimizi eş zamanlı götürmek en iyi olanıdır. Sadece manevi aleme dalarsak, geniş bir okyanusta kaybolmuşluk hissine kapılabiliriz. Her zaman hayatımızın gözlemcisi olmalı ve egonun tuzaklarına düşmeden gözlemci olarak kalarak ilerlemeliyiz.